HUZURİ (yusufelili), asıl adı Ali Coşkun’dur. (d. 21 Nisan 1886, Zor köyü [bugünkü Esenkaya], Yusufeli, Artvin – ö. 23 Eylül 1951, Artvin), koşma, güzelleme, taşlama, destan ve atışmalarıyla tanınmış âşıktır.
Kavasoğulları (sonradan Yüzbaşıoğulları) ailesinden Âşık Keşfî’nin (1843-1910) oğluydu ve dedesi Mehmed Efendi de bir âşıktı. On yıl kadar medresede okuyan Huzurî, bir süre Doğu Anadolu köylerinde imamlık yaptı. Şavşat’ta nüfus, Yusufeli’de tapu memurluğu görevlerinde bulundu. Memurluktan ayrıldıktan sonra gezici âşıklığa başladı. Birçok kent, kasaba ve köyde çalıp söyledi, yöre âşıklarıyla atışmalar yaptı. Aynı zamanda köyünde çiftçilikle de uğraştı.
Şiirlerinde hece yanında aruz ölçüsünü de kullanan Huzuri, toplumsal konularla ilgili taşlamalara, çeşitli konularda öğütler vermeye, söylediği koşma ve güzellemelerde âşık söyleyişinin tüm inceliklerini kullanmaya özen gösterdi; bu edebiyatın zor türlerinden örnekler verdi. Tüm şiirlerini el yazısıyla bir Divanda topladı. Hece ölçüsüyle söylediği şiirlerin büyük bölümü Hikmet Dizdaroğlu’nun hazırladığı Yusufeli’li Ali Huzûri Coşkun-Hayatı, Şahsiyeti, Şiirleri (1949, 1. cilt) adlı kitapta yayımlanmıştır.
kaynak:nkfu