Ivan Pavlov Hayatı ve Çalışmaları

Ivan Pavlov Hayatı ve Çalışmaları

Ivan Pavlov; (d. 26 Eylül 1849, Ryazan, Rus Çarlığı – ö. 27 Şubat 1936, Leningrad, SSCB), koşullu refleks kavramının geliştirilmesini sağlayan araştırmalarıyla tanınmış Rus hekim ve fizyoloji bilginidir. Sindirim salgıları üzerine çalışmalarından ötürü 1904 Nobel Fizyoloji ya da Tıp Ödülü’nü kazanmıştır.

Yaşamı. Küçük bir köyde geçen gençlik yıllarında kilise okullarına gitti. 1870’te Petersburg Üniversitesi’nde kimya ve fizyoloji öğrenimi görmeye başladı. 1879′ da Petersburg’daki Çarlık Tıp Akademisi’nden mezun olduktan sonra Almanya’ya giderek kardiyovasküler fizyoloji bilgini Carl Ludwig ile gastroentestinal fizyoloji bilgini Rudolf Heidenhain’in yanında araştırmalar yaptı (1884-86). Ludwig ile çalışırken gerçekleştirdiği ilk bağımsız araştırması dolaşım sisteminin fizyolojisi üzerineydi. Ülkesine döndükten sonra 1888-90 arasında Petersburg’da Botkin’in laboratuvarında kalp fizyolojisi ve kan basıncının düzenlenmesi üzerine araştırmalar yaptı.

Bu arada çok usta bir cerrah oldu; çeşitli kimyasal ve psikolojik uyarıcıların kan basıncına etkisini saptamak için, bir köpeğin uyluk atardamarına anestezi yapmadan ve ağrısız biçimde kateter sokabiliyordu. Kalp sinirlerini kesip açığa çıkararak, kalp atımının şiddetini kalp sinirağına gelen sinir liflerinin düzenlediğini buldu; göğüs sinirlerinin yaralı uçlarını uyararak sağ ve sol vagus sinirlerinin kalp üzerindeki etkisini gösterdi. 1890’da Çarlık Tıp Akademisi’nde fizyoloji dersleri vermeye başladı. Bu arada yeni kurulan Deneysel Tıp Enstitüsü’nde hayvanlar üzerinde ayrıntılı cerrahi işlemler uyguluyordu.

Özellikle 1890-1900 arasında sindirim sürecindeki salgı etkinliklerini inceledi. Heidenhain ile birlikte çalışırken minyatür bir mide ya da kese hazırlamak üzere bir ameliyat geliştirmişti. Böylelikle ağızdan alınan yiyeceklerin mideye girmelerini önlerken bir yandan da midedeki vagus siniri uyarısının sürmesini sağlıyordu. Bu cerrahi girişim, sağlıklı bir hayvanda yaşam boyu sindirim salgılarının incelenmesini olanaklı kılıyordu. Bu çalışmasını Lektsi o rabote glavnk pişçevaritelnik zelez (1897; Sindirim Bezlerinin Çalışması Üzerine Dersler) adlı yapıtında açıkladı.

Koşullu refleks yasalarını geliştirmesi. Sağlıklı ve anestezi yapılmamış hayvanlarda salgı işlevindeki düzensizlikleri gözlemleyen Pavlov 1898-1930 arasında yürüttüğü çalışmalarla koşullu refleks yasalarını ortaya koydu. Tükürük salgısını hayvanın psişik ya da öznel etkinliğinin nicel bir ölçütü kabul ederek zihinsel süreçler ile yüksek düzeydeki sinirsel etkinliklerde nesnel, fizyolojik ölçütlerin önemini savundu. Koşullu refleks ile omurilik refleksi arasında benzerlikler bulmaya çalıştı. (Ayrıca bak. koşullanma.)

1930 lardan başlayarak yasalarını insanda rastlanan psikozlara uygulamaya çalıştı. Psikozlu hastaya özgü olan aşırı ket vurmanın bireyi dış dünyaya karşı koruyan bir mekanizma olduğunu ve önceleri aşırı uyarılmaya neden olan zarar verici uyarıcıları dışarıda bıraktığını ileri sürdü. Bu düşünce hastaları sessiz ve uyarıcılara yer vermeyen çevre koşullarında tedavi etme ilkesinin temelini oluşturdu. Bu dönemde dil yetisi üzerinde de araştırmalar yapan Pavlov, sözcüklerden oluşan uzun koşullu refleks zincirlerinin dilin temeli olduğunu öne sürdü. Ama dil yetisi bunun yanında, daha basit yapılı hayvanlarda bulunmayan bir genellemeler zincirine de bağlıydı.

Pavlov 1930’lara değin ülkedeki yeni rejime ve komünizme sert biçimde karşı çıktı. Laboratuvarını yurtdışına taşıma isteğinin 1922’de, ülkenin bilim adamlarına ihtiyacı olduğu gerekçesiyle Lenin tarafından reddedilmesi yönetimle ilişkilerini gerginleştirdi. Yurtdışına yaptığı gezilerde de ülkesini açıkça eleştiren ve 1924’te Askeri Tıp Akademisi’nden (eskiden Çarlık Tıp Akademisi) istifa eden Pavlov 1930’larda görüşlerini değiştirdi. Sonradan SSCB Bilimler Akademisi onun adına bir ödül (1934) ve bir madalya (1949) koydu.

Değerlendirme. Pavlov, karmaşık bir durumu deneyin basit ilkelerine indirgeyebilme yeteneğiyle koşullu refleks kavramını geliştirebilmiş, zihinsel süreçleri bilimsel olarak incelemenin ancak bunları ölçülebilir fizyolojik niceliklere indirgemekle gerçekleşebileceğini savunmuştur. Pavlov’un çalışmaları bilimsel davranış çözümlemelerinin temelini oluşturmakla birlikte, günümüz psikolojisinde fazla geçerlilik taşımadığı söylenebilir. Felsefi açıdan, Pavlov öznel olanın önemini ve bilimsel yöntemlerden bağımsızlığını ortaya koymuşsa da, bir bilim adamı olarak bu ayrımı netleştirmeyi başaramamıştır. Şizofreni ile paranoya konusundaki görüşleri ve yüksek düzeydeki zihinsel etkinlikleri de sinirsel kavramlarla açıklamaya çalışması, psikiyatrlar açısından onun çalışmasının önemini azaltan başlıca noktalardır. Öte yandan, bugün bazı nörofizyologlar dikkatlerini elektrofizyoloji ve biyokimya gibi alanlara yöneltmiştir. Tüm çalışmalarını normal, sağlıklı ve anestezi uygulanmamış hayvanlarla yapmış olması da bulgularının önemini azaltıcı niteliktedir. Pavlov’un Türkçede Şartlı Refleksler ve Sinir Bozuklukları (1967) adlı bir yapıtı daha yayımlanmıştır.

ÖBÜR ÖNEMLİ YAPITLARI. Eksperimentalnaya psikologya i psikopatologya na zivotnik (1903; Hayvanlarda Deneysel Psikoloji ve Psikopatoloji). Dvadtsaliletni opit obektivnovo izuçenyâ visşey nervnoy deyatelnosti (povedenya) zivotnik (1923: Hayvanların Üst Sinirsel Etkinlikleri Üzerine Yirmi Yıllık Deney), Lektsi o rabote bolşik poluşari golovnovo mozga (1927; Beyin Yarımkürelerinin İşlevi Üzerine Dersler).

kaynak:nkfu

Sen de Yorum yazmalısın bence.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir