Johannes Brahms Kimdir

Johannes Brahms Kimdir

1833 ile 1897 yılları arasında yaşamış ünlü bir Alman bestecisidir. Fakir bir çalgıcının oğlu olarak Hamburg’da doğmuştur. Müziğe çok küçük yaşta büyük sevgi ve ilgiyle bağlanan Brahms bu alanda ilk derslerini babasından almış daha sonraları tanınmış öğretmen Eduard Marxsen’in yanında öğrenimine devam etmiştir.

Sanat hayatına piyanist olarak atılan Brahms, çağının büyük bestecisi Robert Schumann‘a hayranlıkla bağlanmıştı. 1853’te kendisiyle tanıştı. Schumann yeteneğini görüp kabul ettiği bu genç sanat adamına destek oldu. Önemli çevrelere tanıttı. Önce Detmold, daha sonra Hamburg’da uzun yıllar orkestra şefi olarak çalışan Brahms 1862 yılında Viyana’ya geçti. Önce Teganni Akademisi 1872-1874 yılları arasında da Müzik Dostları Derneği konserlerini idare etti. Ölünceye kadar bazı geziler dışında hep Viyana’da yaşadı. Bu şehri ikinci vatanı olarak kabul etti. En önemli eserlerini burada verdi. Hayatı boyunca evlenmemiştir.

Brahms opera hariç olmak üzere gerek ses gerekse çalgı müziğinin çeşitli alanlarında eserler yazmıştır. Asıl alanı oda müziğidir. Orkestra eserlerinin başında konser salonlarında pek sevilen dört senfonisi gelir.“Akademi Töreni Uvertürü”, “Trajik Uvertür”, “Haydn’ın Bir Temi Üzerine Varyasyonlar” adlı eserleri pek sevilir. Ayrıca bir keman konçertosu, iki piyano konçertosu ve keman-viyolonsel için bir iki çalgı konçertosu vermiştir.

Brahms, daima bağlı kaldığı Schumann’ın romantik çevresinden yetişmiş daha sonraları klasik şekillere bağlı kalarak muhteşem eserlerini vermiştir. Bach’a ve XVI. yüzyıl bestecilerine olan üslup hayranlığı sonucunda “oda müziği” alanında en ince örneklerini verebilmiştir.

BRAHMS’LA CLARA SCHUMANN

Müzik tarihinde Brahms’la Schumann’dan birbirini seven sayan iki samimi dost olarak bahsedilir. Brahms, dehasını keşfeden ona ilk defa değer veren Schumann’a karşı çok büyük bir sevgi ve saygı besliyordu. Onunla tanıştıktan kısa bir süre sonra ailenin yakın bir akrabasından farkı kalmamıştı. Schumann’ların çocuklarına bakıyor onları oyalıyor Clara Schumann’ın ev işlerine yardım ediyordu.

Robert Schumann, anormal derecede sinirli bir adamdı.Karısı Clara’yı çok sevmekle beraber onu kırdığı, üzdüğü günler de çok olurdu. Böyle zamanlarda Brahms hemen imdada yetişiyordu. Schumann, akıl hastanesine yattıktan sonra onun yokluğunu hissettirmemeye çalıştı.

Brahms’ın Clara Schumann’a karşı duyduğu saygı ve anlayış yavaş yavaş ümitsiz bir aşk halini almıştı. Clara nın da ona karşı aşırı düşkünlük göstermesi Brahms’ı ümitlendiriyordu. Robert Schumann hastanede ölümle pençeleşirken Brahms da Clara’yı üzüntülerinden kurtarmaya çalışıyordu. Nihayet rüyalarını dolduran kadın serbest kalmıştı. Fakat bunun bir faydası olacak mıydı? Her şeyi unutup sadece kendileri için yaşayabilecekler miydi? Brahms da Clara da bunun imkansız olduğunu biliyordu. Hatıralar onların mutlu olmalarına imkan bırakmayacaktı. Dost kalmaları ikisi için de daha hayırlıydı.

Brahms, bundan sonra kendini müziğe verdi. Schumann’ın yetim kalan çocuklarına üvey baba olacak yerde onların “Johannes Amca” ları sıfatını taşımayı tercih etti. Artık onun aşkı, çocukları, herşeyi besteleriydi. Bununla beraber Clara Schumann’la dostlukları da kadının ölümüne kadar devam etmiştir. Clara’nın ölümü, Brahms için pek acı olmuştur.

kaynak:nkfu

Sen de Yorum yazmalısın bence.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir