Peter Bogdanovich Aslen NERELİ , kimdir , kaç yaşında ,biyografisi , hakkında

Peter Bogdanovich Aslen NERELİ , kimdir , kaç yaşında ,biyografisi , hakkında

Peter BogdanovichPeter Bogdanovich; (30.7.1939)

Bogdanovich Kengston/New York’ta dünyaya geldi. New York’ta Stella Adler Tiyatro Okulunda eğitimini tamamladıktan sonra, kısa bir zaman içerisinde sinema eleştirmeni olarak isim yaptı ve “Film Culture”, “Movie” ve “Esquire” gibi dergilere eleştiriler yazdı. 60’lı yılların başında Museum of Modern Art (Modern Sanat Müzesi) için HoIlywood’un usta yönetmenlerinden bazılarına ilişkin monografiler hazırladı. Bunların arasında Orson Welles (1961), Howard Hawks (1962) ve Alfred Hitchcock (1963) bulunmaktadır. Daha sonraki yıllarda John Ford (1967), Fritz Lang (1968) ve Allan Dwan (1971) hakkında da araştırma yazıları yazdı.

1968: Teoriden Pratiğe Bogdanovich, korku-gerilim filmleri uzmanı Roger Corman’ın himayesi altında sinemayla ilgili ilk pratik deneyimlerini kazandı. Corman, Bogdanovich’in çevirdiği sekanslardan bazılarını The Wild Angels (Çılgın Melekler, 1966) adlı filminde kullandıktan sonra, 1968 yılında öğrencisinin ilk yapıtı olan Targets (Hedefler) filmini finanse etti. Bu filmde yaşlanmış bir korku-gerilim film starı son filmini çevirir. Filmin gala gecesinde seyircilerden biri çıldırır ve sonunda oyuncu tarafından sakinleştirilir. Gerçek bir olaya dayanan bu yapıt, her şeyden önce, Frankenstein oyuncusu olarak dünya çapında üne kavuşmuş olan 81 yaşındaki baş oyuncu Boris Karloffa saygı sunmayı amaçlıyordu.

1971: Başyapıtı Sakin, atmosferik siyah/beyaz bir çalışma olan The Last Picture Show (Son Film Gösterisi) adlı filminde Bogdanovich, Kore savaşı patlamadan birkaç gün öncesinde bir Teksas kasabasında olup biten epizodları göz önüne sermektedir. Filmin kahramanı iki delikanlı bir an önce büyümek umuduyla yaşarlar. İflas eden kasaba sinemasında gösterilen son filmi gördükten sonra arkadaşlardan biri savaşa gider.

Bogdanovich, insanların 50’li yıllardaki yaşantılarıyla duygularını en ince ayrıntılarına dek canlandırdığı için, bu melankolik yapıt seyircilerin büyük beğenisini kazandı. Yönetmen, o zamanın filmleriyle direkt bir bağlantı kurabilmek ve kasaba atmosferinin sıkıcılığını vurgulamak için, hiç de popüler olmayan siyah/beyaz film malzemesini bilinçli olarak kullandı. Bu film muazzam bir başarı sağladı ve aralarında en iyi senaryo ve en iyi yönetmen dalındaki iki Oscar adaylığı dahil olmak üzere, tam sekiz dalda Oscar’a aday gösterildi. Cloris Leachman en iyi yardımcı kadın ve Ben Johnson en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında Oscar’la ödüllendirildi.

1972’den Başlayarak: Hollywood’un En Parlak Dönemine Saygı Bogdanovich Hollywood Düş Fabrikasının en parlak yıllarında gişe rekoru kıran filmleriyle çok belirgin bir biçimde bağlantı kuran sonraki iki çalışmasıyla bir önceki filminin başarılarını sürdürdü. What’s Up Doc?’un (Ne Oluyor Doktor?) öyküsü hissedilir bir biçimde Howard Hawks’ın Bringing Up Baby (Tehlikeli Bebek, 1938) adlı Screwball komedisini akla getirmektedir. Bu filmde çekingen bir bilim adamı, kendi arzusu dışında çok hareketli bir polisiye/aşk hikâyesinin içine çekilir. Küçük dolandırıcılıklarla zorlu 30’lu yıllarda ayakta kalmaya çalışan bir baba ile kızının öyküsü olan Paper Moon (1973) filmiyle Bogdanovich, çağdaş film deyişlerini de kullanarak o zamanın havasını tam anlamıyla yakalayabildi. Bunları izleyen yıllarda, örneğin At Long Last Love (Son Aşk, 1975) müzikalinde olduğu gibi, eski film tarzlarını yeniden canlandırmaya ve Nickelodeon’da (1976) olduğu gibi, sinema ve film yapımcılığının ilk yıllarını nostaljik bir sevgiyle hatırlatmaya çalıştı. Bogdanovich’in kılı kırk yaran sinema dilinden pek bir şey çıkaramayan, her zaman aksiyona susamış olan halk, yönetmenin filmlerini tutmadı. Mesleki başarısızlığının yanı sıra 1981 yılında Bogdanovich özel hayatında da büyük bir trajediyle karşılaştı. Hayat arkadaşı, oyuncu Dorothy Sutton bir cinayete kurban gitti ve Bogdanovich yedi yıl sonra Sutton’un kız kardeşiyle evlendi.

1990: Yeniden Başarılı Yapıtlara İmza Atması Bogdanovich, bedensel özürlü, yüzü deforme olan bir erkek çocuğun öyküsünü anlatan dokunaklı yapıtı Mask (Maske, 1984) adlı filmiyle 80’li yılların ortasında mütevazı bir başarı sağladı. Ancak 1990 yılında Texasville adlı yapıtıyla yeniden daha büyük seyirci kitlelerinin dikkatlerini çekmeyi başardı. Burada The Last Picture 57*ow’daki kahramanların 33 yıl sonra nerede ne yaptıkları sorusu ele alınmaktadır. Bogdanovich, 1971’de çekilen filmin bütün başoyuncularını yeniden oynatmayı ve onlarla birlikte ABD güney eyaletlerinin uyumlu, melankolik bir portresini çizmeyi başardı. Thing called love (1993), Naked City: A Killer Chrismas (1998), Sainty Swich (1999) yönetmenin 90’lı yıllarda çektiği filmlerden bazılarıdır. Yönetmenin son filmi 2014 yılında çektiği She’s Funny That Way (Squirrels to the Nuts) dır.

kaynak:nkfu

Sen de Yorum yazmalısın bence.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir