Çağatay, Moğol hanı (?-? 1242). Cengiz Han’ın oğludur.
Kardeşleriyle birlikte babasının Çin Seferi’ne ve Harizmşah Devleti’ne karşı düzenlenen 1219-1224 Seferi’ne katıldı. Harizmşahların başkenti Ürgenç’in kuşatılmasında önemli rol oynadı. Son Harizmşah Sultam Celalettin Harizmşah’ı izlemekle görevlendirdi. Cengiz’in Tangut Seferi sırasında ülkede bırakılan kuvvetlerin komutanlığına getirildi ve Moğolistan’da kaldı. Babasının ölümünden sonra hiçbir sefere katılmadı. Ağabeyi Cuci’nin ölümünden sonra Cengiz Han’ın en büyük oğlu olması, ona Cengiz İmparatorluğunda etkinlik ve saygınlık kazandırdı.
1229’da amcası Ötçiğin ile birlikte, kardeşi Ögeday’ı hükümdar seçtirenlerin başında yer aldı. Babası kendisine doğuda Uygur ülkesinden, batıda Buhara ve Semerkant’ a kadar olan bölgeleri vermişti. Bu bölgeleri önce babası sonra kardeşi Ögeday adına yönetti. 1239’daki Buhara Ayaklanmasını bastırdı. İtalyan gezgini Marco Polo ile görüştü. Cengiz’in oğulları arasında, yalnız Çağatay’ın adı, kendisinden sonra kurulan devlete verilmiş oldu.
kaynak:nkfu
Ögeday, Moğol hakanı (? – 1241) Hükümdar dönemi: 1229-1241. Cengiz Han’ın oğludur.
Babasının ölümünden önce veliaht seçildi. Hakan olunca bir Moğol Ordusu’nu Harizmşahlar Devleti üzerine gönderdi. Kendisi de Rusların üzerine yürüdü, üçüncü bir orduyla da Afganistan’ın bazı kentlerini ele geçirdi. Moğol Orduları’na karşı direnen Celalettin Harizmşah, Azerbaycan’a çekilmek zorunda kaldı. Moğol Orduları, Gürcistan topraklarına kadar ilerlediler. Rusya Seferi’nden dönen Öğeday, bu kez Çin üzerine sefere çıktı. Kuzey Çin’de egemen olan Çin Devleti’nin topraklarını aldı. Geri dönünce yeniden Rus Seferi’ne karar verdi. Batı komutasında gönderdiği ordular, Moskova’yı ele geçirdi. Kiev de Moğolların eline geçince Ruslar, Moğol egemenliğini tanımak zorunda kaldılar. Bela komutasındaki başka bir Moğol Ordusu’nun Polonya ve Moravya topraklarına akınlar düzenlemesi ve Krakov’un ele geçirilmesinden sonra Öğeday öldü.
kaynak:nkfu
KUBİLAY KAĞAN (1214-1294)
Büyük Moğol imparatorudur. Cengiz’in 4. (küçük) oğlu Tulı Han’ın oğludur. 5. Büyük Moğol imparatoru (Büyük Kağan) Cengiz’in yerine geçenlerin 4. sü, İmparatorluğun Çin kolunun kurucusudur.
Kubilay, iyi bir eğitim, öğrenim gördü. Türkçe’yi, Moğolca’yı, Çince’yi, Tibetçe’yi edebiyatları ile okudu. Edebiyata, fenne, bilime, güzel sanatlara gerçek bir ilgi gösterdi. Buda dinini benimseyip atalarının Şaman dininden ayrıldıysa da, Müslümanlar’a, hattâ Hıristiyanlar’a karşı tam bir hoş görürlük gösterdi. Bazı Müslümanlar’ın genel valiliklere, hatta vezirliğe kadar yükseltti.
1259’da ağabeysi Mengü Kağan ölüp de dünya imparatorluğu tahtına oturduğu zaman 45 yaşındaydı. Tahtını, küçük kardeşi Arık-Boğa ve Cengiz’in oğlu Ogedey’in torunu Kaydu Han ile çekişmek zorunda kaldı. Her ikisini de bertaraf etti. Bundan sonra dedesinin başkenti Moğolistan’daki Karakurum’u bıraktı, milyonluk Hanbalık (Pekin) şehrine yerleşti. Moğol imparatorluğunun Altın Ordu, Çağatay, İlhanlı kolları onu, hayatının sonuna kadar «Büyük Kağan» olarak tanıdılar.
Kubilay 1276’da bütün Çin’in fethini tamamladı. Tarihte Çin imparatorluğunun sınırları hiçbir devirde Kubilay devrindeki genişliğini bulamamıştır. Biri 1274, bîri 1281′ de olmak üzere, yüzlerce gemi, on binlerce askerle iki Japonya seferi yaptı. Her ki sefer de, büyük fırtınalar yüzünden, sonuçsuz kaldı. Böylece Japonya, Cengizliler’in egemenliğinden kurtulabilen nadir Asya, Avrupa ülkelerinden biri imtiyazını alıyordu, Yalnız, Kubilay’ın üstünlüğünü tanımak zorunda kaldı. Zaten doğrudan doğruya Mançurya’ yı, Kore’yi Kuzeydoğu Asya’yı (Doğu Sibirya’yı), Moğolistan’ı, Çin’i, Tibet’i elinde tutan Kubilay, bundan sonra, Güneydoğu Asya’yı (Çin Hindi’ni), Birmanya’yı, Siyam’ı, Malezya’yı, Endonezya’yı da ele geçirdi. Bu imparatorluk, 24 milyon ‘ye, 300 milyona yaklaşan bir nüfusa erişti (o çağda Fransa’da 10, İngiltere’de 2 milyon kişi yaşıyordu). Kendisine bağlı öteki 3 Moğol imparatorluğu ile birlikte, o zaman 64 milyon
olan bütün ülkelerin 44 milyon
‘sine hâkim duruma geldi. Marco Polo, onun bu durumunu gayet güzel belirtir. Öteki 3 Moğol imparatorluğu derhal Türk’leştiği halde, Çin’deki bu kol, Çinli’leşti, Müslüman da olmadı.
Kubilay İmparatorluğunun Haşmeti
Kubilay, Pekin Sarayı’nı, mutlak şekilde yeryüzünün en kalabalık, en muhteşem, en zengin sarayı haline getirdi. İmparatorluğunda çeşitli derecelerde yüzlerce okul açtı; çok güzel yollar yaptırdı; dünyanın ilk posta teşkilâtını kurdu; kâğıt parayı ilk defa ortaya çıkardı. Zenginlik, haşmet timsali olarak Harunurreşit gibi, daha sonraki yüzyıllarda dünyanın hâfızasından silinmedi.
XIII. yüzyılın ünlü gezgini Venedikli Marco Polo, Çin yolculuğundan dönüşte, Kubilay Han (Kağan) ın sarayını, saltanatını, ihtişamını uzun uzun anlatmıştır. Onun hâtıraları Doğuyu Batıya tanıtmakla büyük rol oynamıştır. Rönesans’ta Doğu hakkında başvurulan tek kaynak Marko Polo’nun hâtıraları olmuştur. Bu arada, Batı dünyası Kubilay’ı yakından tanımış, daha sonraki yüzyıllarda Kubilay üzerine birçok eserler yazılmıştır ingiliz şairi Samuel Coleridge’in «Kubla Khan» adındaki eseri ünlüdür.
kaynak:nkfu