Etiket: talat paşa

Talat Paşa kimdir aslen nereli kaç yaşında hayatı biyografisi

İkinci Meşrutiyet döneminde İttihat ve Terakki Cemiyeti‘nin üç liderinden (Talat Paşa, Enver Paşa, Cemal Paşa) biridir. 280. Osmanlı Sadrazamı olarak görev yapmıştır.

Talat Paşa, 1874 yılında Kırcaali’de doğmuştur. Tam adı, Mehmet Talat’dır. İlk öğrenimini Vize ilçesinde yaptı. Edirne Askeri Rüştiyesini bitirdikten sonra Edirne Posta ve Telgraf idaresinde katiplik, Alyans İsrail Mektebi’nde Türkçe öğretmenliği görevlerinde bulundu. Çok genç yaşlarda siyasetle ilgilenmeye başladı, Sultan Abdülhamit II Han’a karşı mücadele eden jöntürklerin çalışmalarına katıldı. Meşveret Gazetesi ile cemiyet bildirilerinin dağıtımını üstlendi. Bu çalışmalarından ötürü kovuşturmaya uğrayarak 1895’te tutuklandı. Selanik’te Posta ve Telgraf Müdürlüğünde memurluk ve başkatiplik yaptı.

(adsbygoogle = window.adsbygoogle || ).push({});

Selanik’te bulunduğu sırada İttihat ve Terakki Fırkası adını alan Osmanlı Hürriyet Cemiyeti’ni kurdu. İki defa İstanbul‘a giderek İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin şubesini kurdu ve teşkilatlandırdı. Talat Paşa, Enver Paşa ve Cemal Paşa ile Üç Paşalar adlı bir grup kurdu.

1909 yılında kurulan Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locasının ilk büyük üstadı olarak 1 yıl görev yaptı.

İkinci Meşrutiyet‘in ilanında 1908’de İttihat ve Terakki‘den milletvekili oldu. Hüseyin Hilmi Paşa kabinesinde İçişleri Bakanlığı’na getirildi, Babıali Baskını’nı düzenleyenler arasında yer aldı.

Balkan Savaşları sırasında, bölgedeki karışıklıkları önlemek amacıyla Doğu Anadolu’daki Osmanlı tebalı Ermeni vatandaşlara uygulanan tehcir kararını Dahiliye Nazırı (İçişleri Bakanı) olduğu 1915 yılında bizzat planlamış ve uygulamayı organize etmiştir. Bu uygulama nedeniyle Batı kamuoyunda “soykırım yapmak”la suçlandı ve “bir numaralı Ermeni düşmanı” ilan edildi.

1917 yılında sadrazamlığa yani başbakanlığa getirildi. Gene aynı dönemde İttihat ve Terakki Fırkası’nın Reis-i Umumiliğini üstlendi.

Edirne‘nin Bulgarlar tarafından ele geçirilmesinden sonra ordunun harekete geçerek şehri geri almasından sonra Bulgarlarla İstanbul’da yapılan barış görüşmesini birinci delege olarak katıldı.

Birinci Dünya Savaşı‘ndan çekilen Rusya ile Breslitowsk’da yapılan barış antlaşmasına Osmanlı Devleti adına katıldı. 3 Mart 1918 tarihinde yapılan bu anlaşmada Talât Paşa’nın çabaları sayesinde Rusya’nın 1878’de 93 Harbi sırasında işgal ederek aldığı Ardahan, Kars, Artvin ve Batum Osmanlı Devleti’ne geri verildi.

Temmuz 1918’de sadrazamlıktan ayrıldı. Birinci Dünya Savaşı’nın Osmanlı Devleti için büyük bir yenilgi ile sonuçlanmasından sonra Ahmed İzzet Paşa’ya bıraktığı mektupta, millete karşı hesap vermek üzere geri geleceğini, gerekirse mahkemeye de çıkacağını bildirerek ülkeden ayrıldı.

Dünya Savaşı’nın sonunda Osmanlı Devleti yenik düşünce Talat Paşa kabinesinin istifasından sonra 1-2 Kasım 1918 tarihinde İttihat ve Terakki’nin yedi lideriyle birlikte bir Alman denizaltısıyla Odessa’ya kaçtı. Aralık 1918’de Berlin’e geldi. İstanbul’daki sıkıyönetim mahkemesince (Âliye Divan-ı Harb-i Örfi), Talat Paşa 5 Temmuz 1919 tarihinde gıyabında İsmail Enver, Cemal Paşa ve Dr. Nazım ile birlikte, Trabzon, Yozgat ve Boğazlıyan’da uygulanan katliamların planlayıcı ve uygulayıcısı olma suçundan idama mahkum edildi.

Talat Paşa, Hayriye Talat Bafralı ile evlendi.

Talat Paşa, 15 Mart 1921 tarihinde Berlin’de Charlottenburg semtindeki Hardenbergstrasse’deki evinden dışarı çıktıktan sonra, 18 yaşındaki Ermeni Devrimci Federasyonu üyesi olan Soğomon Tehliryan tarafından vurularak öldürülmüştür.

Cinayetinden sonra yakalanan Soğomon Tehliryan, cinayeti işlediğini itiraf ettikten sonra ve tehcirde geçirdiği travma nedeniyle ve cinnet geçirdiği gerekçesiyle Alman mahkemesi tarafından suçsuz bulundu. Tehliryan, Alman Mahkemesinde 1.5 günlük bir yargılama sonrasında beraat etmiştir.

TBMM‘nin 1926 yılında kabul ettiği bir kanunla ailesine ev tahsis edilmiş ve şehit aylığı bağlanmıştır. Ölümünden sonra Berlin’de Türk Mezarlığına gömülen Mehmet Talat Paşa’nın mezarı, 1943 yılında alınan Bakanlar Kurulu kararı ile 20 Şubat 1943 günü Türkiye’ye taşınmış ve Abide-i Hürriyet şehitliğine gömülmüştür.

Talat Paşa’nın Meşrutiyet ve I. Dünya Savaşı yıllarını ele alan anıları ölümünden sonra “Talat Paşa’nın Hatıraları”(1958), “Talat Paşa’nın Anıları” (1986, 1990) adı altında yayımlandı.
Kaynak:Biyografi.info

 

Kaynak: biyografi info

Etiketler, , , , , , , , , , , ,

Talat Paşa Aslen NERELİ , kimdir , kaç yaşında ,biyografisi , hakkında

Talat PaşaTalat Paşa (1874- 15 Mart 1921 ), Son Osmanlı sadrazamlarındandır. Edirne’de doğdu. Babası Ahmet Vasıf Bey Alaylı polislik mesleğinden mustantıklığa kadar ilerlemiş olmakla beraber geçim sıkıntısı çekmekteydi. Bundan dolayı oğluna düzenli bir öğretim yaptıramadı. Talat, rüştiyeyi (ortaokulu) bitirdikten sonra, iki yıl kadar Fransız Alyans okulunda da okudu. Öğrencisi bulunduğu bu okulda Türkçe öğretmenliği yapmaya başladı. Böylece hem hayatını kazanıyor, hem de Fransızcasını ilerletiyordu. Bir süre Selânik Hukuk Fakültesinde de okudu. Yaşının çok genç olmasına rağmen, siyasal hayata büyük ilgi duyuyor, II. Abdülhamit’in baskılı idaresine karşı devrimci fikirler besliyordu.

Once «mülâzim» (maaşsız) olarak girdiği Edirne P.T.T. dairesinde bir süre sonra maaşa geçtiyse de, devrimci düşünceleri, bu konudaki gizli çalışmaları yüzünden yakalanıp üç yıl hapse mahkûm edildi. İki yılını çektikten sonra affa uğradı. Bu sırada 22 yaşlarında bulunuyordu. 1898’de yeniden P.T.T. idaresine girdi; Selânik – Edirne dolaylarındaki Gezici Posta Müdürlüğü’ne kâtip oldu. Daha sonraları Başkâtipliğe yükseldi. Bu arada, genç, devrimci, yurtsever subaylarla işbirliği halinde bulunuyordu. Gizli İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin kurucularından, başta gelenlerindendi. Bu çeşit faaliyetleri hükümet tarafından öğrenilince görevinden gene uzaklaştırıldı.

Bundan birkaç ay sonra Abdülhamit, Meşrutiyet’i yeniden ilan etmek zorunda kalınca Talat Paşa da Edirne milletvekili seçilerek İstanbul’a geldi. Once Meclis-i Mebusan Başkan vekili, 31 Mart olaylarından sonra da İçişleri Bakanı oldu 1914’te, Osmanlı İmparatorluğu’nun I. Dünya Savaşı’na girmesine karar veren kabinede Talât Paşa da vardı.

Talât Paşa’nın Sadrazamlığı

1916’da savaşın en bunalımlı devresinde, Sait Halim Paşa’nın görevinden çekilmesi üzerine, Talat Paşa sadrazamlığa (başbakanlığa) getirildi, «Canım, bu vazife bizler kadar düştü mü?» diyerek başbakanlığı kabul etmek istememiş, ancak ısrar üzerine razı olmuştu.

Talât Paşa, hayatında olduğu gibi, başbakanlıkta da namusluluk, fazileti ilik, iyi niyetlilik örneği olarak çalıştı; yurdunu bu savaştan kazançlı çıkarmak için olanca gücünü harcadı. Osmanlı Devleti’nin ortakları ile birlikte savaşı kaybetmesi üzerine, iç ve dış düşmanlarının eline düşmemek için, Almanya’ya kaçtı. Mütareke yıllarını Berlin’de büyük sıkıntılar içinde geçirdi. Atatürk’ün Anadolu’daki çalışmalarını uzaktan ümitle, sevinçle izliyor, onun başarısını bekliyor, bu arada gücü yettiği ölçüde, Kurtuluş Savaşı’nın kazanılması için Batı devletleri karşısında çabalar harcıyordu.

İttihat ve Terakki Partisi’nin bütün ileri gelenleriyle birlikte, Talat Paşa’yı da bir Ermeni komitesi ölüme mahkûm etmişti. Bu komitenin üyelerinden Taylıryan adında bir adam Talat Paşa’yı 15 mart 1921’de, Berlin’de arkasından ateş ederek öldürdü. Kemikleri, aradan yıllar geçtikten sonra, 1943’de yurda getirilmiş, büyük bir törenle, İstanbul’da, Hürriyetiebediye Tepesi’ndeki şehitliğe gömülmüştür.

kaynak:nkfu

Etiketler, , , , , , , ,