Ünlü İtalyan ressamıdır. Rönesans çağı sanatında büyük yeri vardır. Nasıl yetiştiği pek bilinmiyorsa da, erken bir şöhrete ulaştığı anlaşılıyor. Bu arada Sistina Kilisesi’ nin duvar resimlerini yapmıştı. Sanat tarihinde çok önemli yeri olan ünlü «San Petros’a Anahtarların Verilişi» adındaki büyük freski de, 1481’de yaptı. Perugino, bu eserinde peyzaj, portre, kompozisyon bakımlarından da ustalığını gösterdi. Bu büyük eser ona öyle bir ün sağladı ki, bütün İtalya, bir anda, Perugino’nun elinden çıkma eserlere sahip olmak hevesine kapıldı. Kırk yıl ressam şehirden şehire, kasabadan kasabaya dolaştı. Sonra daha çok iş çıkarabilmek için, bir okul açtı. İlkin Floransa’da açtığı okuluna sonradan Peruggia’da da bir şube ekledi. Buralarda «i garzoni» (çocuklar) dediği çıraklarını kısa zamanda takım takım yetiştiriyor, sonra onlarla birlikte şehirleri dolaşmaya çıkıyordu. Birkaç freske aynı zamanda başladıktan sonra bunları «çocuklar»ına (çıraklarına) bırakıyordu. Böylece, kısa zamanda, birbirine kilometrelerce uzak yerlerde beş on Perugino şaheseri aynı zamanda çalışılarak bitiriliyoru. Yetiştirdiği «çocuklar»dan ikisi resim tarihinde ad bırakmıştır. Bunlardan büyüğü Pinturicchio, küçüğü ünlü Rönesans ressamı Raffaello’dur. Öğrencileri, kendisini o kadar iyi taklit edebiliyorlardı ki, mesela şimdi Louvre Müzesi’nde bulunan «Apollon’la Marsias» adlı tablonun Rafaello’ya mı, Perugino’ya mı ait olduğu kestirilemiyor.
Perugino hayatının sonlarına doğru, artık büyük resimlerinin kişilerini başkalarına yaptırıyor, kendisi resmin manzara kısmıyla, ya da son tuşları vurmakla yetiniyordu. Büyük bir veba salgınında öldü.
kaynak:nkfu